Yaş Düzeltme Davası

Yaş Düzeltme Davası

Yaş düzeltme davası; bir kimsenin yaşının ve doğum tarihinin nüfus kütüğüne maddi hata sonucu yanlış yazılması üzerine mahkeme kararı ile düzeltilmesi için açılan dava türüdür.

Türkiye’de bireylerin nüfusa geç kaydedilmesi sıklıkla yaşanır. Yaş düzeltme davaları uygulamada büyük önem taşımaktadır. Askerliğe giriş, emeklilik, evlilik, eğitim, sınav, daha az ceza almak ve memuriyete girme gibi durumlarda kişilerin nüfus kayıtlarındaki yaşlarının doğruluğunun tespiti için yaş düzeltme davası açılabilir.

Yaş düzeltme davalarında zamanaşımı yoktur, her zaman açılabilir. Yaş düzeltme davası kişinin istediği zaman herhangi bir nedenle açabileceği bir dava değildir. Örneğin kişinin kendisini daha genç hissetmesi sebebiyle yaş düzeltme davası açması davanın reddine yol açar. Bu nedenle yaş düzeltme (büyütme ve küçültme) davalarının açılması ve sonuca bağlanması için kanunun aradığı şartların gerçekleşmesi gereklidir.

Yaş Düzeltme Davası Şartları Nelerdir?

Yaş düzeltme davasının açılmasında en önemli şart yaşı küçültme veya büyültme talebinde bulunan kişinin açılan davada hukuki yararının ve haklı nedeninin bulunmasıdır.

Yaş düzeltme davasının şartları şu şekilde sayılabilir;

-Doğumun hastanede veya doğum evinde yani resmi kurumda gerçekleşmemiş olması:

-Dış görünüşünün değiştirilmesi talep edilen yaşa uygun olması,

-Yaş değişikliği talep eden kişi ile annesi arasında yaş farkının uygun olup olmadığı,

-Değişimi talep edilen yaşta aynı anneden olan bir kardeşin bulunmaması,

-Haklı bir sebebinin bulunması,

Ceza davasında mağdurun veya sanığın yaşının tespitinin mahkeme tarafından verilecek kararı etkilemesi gibi nedenlerle gerçek yaşın tespiti yapılabilecektir.

Yaş Düzeltme Davası Kime Karşı Açılır?

Nüfus kayıtları kamu düzenini ilgilendirdiği için bu bilgilerin aslına uygun ve doğru olması gerekir. Kamu düzeni ile ilgili bir konu olma nedeniyle araştırma yapma yetkisi savcılıkta bulunur. Yaş düzeltme davaları davacının yerleşim yerindeki nüfus müdürlüğüne karşı açılır.

Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 35/1 hükmüne göre: Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.

Yaş Düzeltme Davasını Kimler Açabilir?

Yaş büyütme veya yaş küçültme talepli olarak açılmakta olan yaş düzeltme davası, münhasıran şahsa bağlı olan bir hakka ilişkin olarak açılmaktadır.  Bu nedenle bu davanın herkes tarafından açılması mümkün değildir. Yaşını değiştirmek isteyen kişi tarafından bizzat açılabilir. Ancak bu kişi henüz ergin değilse bu davayı velisi (anne veya baba) ya da vesayet altında ise vasisi açabilir.

Bu dava bir avukat aracılığıyla açılacak ve yürütülecekse, avukata verilecek olan vekaletnamede mutlaka yaş düzeltme davalarına ilişkin olarak özel yetki bulunması gerekmektedir. Son olarak konu kamu düzenini ilgilendirdiği için cumhuriyet savcısının da yaş düzeltme davası açma hakkı vardır.

Yaş Düzeltme Davasında Görevli Mahkeme Neresidir?

Yaş düzeltme davalarında görevli mahkeme, asliye hukuk mahkemesidir. Bu nedenle yaş düzeltme davaları asliye hukuk mahkemesinde açılmak zorundadır. Davayı başka bir mahkemede açmak sürecin uzamasına yol açar.

Yaş Düzeltme Davası Ne Kadar Sürer?

Yaş düzeltme davası basit yargılama usulüne tabi bir davadır. Bu nedenle kısa sürede sonuçlanan davalardandır. Genelleme yapmak gerekecek ise 1-4 ay aralığında sonuç alınabildiğini söyleyebiliriz. Ancak örneğin mahkemenin kemik yaşının tespitini istemesi gibi durumlarda bu sürenin uzayabilmesi mümkündür.

Kemik Yaşı Nedir?

Gerçek yaşı ortaya çıkarmak için kemik yaşına bakılır. Kemik yaşı denilen şey aslında iskeletin gelişmesi, olgunlaşma derecesidir. Hormonların ve diğer metabolik faktörlerin etkisiyle oluşan kemik yaşı, sol el bileği filmi tetkiki ile saptanır. Tespit edilen kemik yaşında 1-2 yıl kadar farklılık olsa da yaş tespit edilirken başvurulan en önemli ve güvenilir yöntemdir. İnsanların fiziksel gelişimi belli bir döneme kadar devam eder ve durur. İşte bu nedenle kemik yaşının tespiti en fazla 25 yaşına kadar yapılabilmektedir. Kemik yaşının tespiti adli tıp kurumu aracılığı ile ya da bir sağlık kurumunda yapılır.

Yaş Düzeltme Davasında Tanık

Yaş düzeltme davasına konu olan birey için tanık getirme zorunluluğu yoktur. Ancak tanığın olması durumunda dava daha kolay çözümlenebilir. Tanık sayısı açısından bir sınırlandırma yoktur. Bazı hallerde kemik yaşı incelemesi yapılması dahi mümkün olamayabilmektedir. Bu nedenle yaş düzeltme davalarında tanık beyanları son derece önemlidir.

Yaş düzeltme davalarında tanık beyanları, doğum tarihinin kanıtlanmasında büyük önem taşımaktadır. Duruşma sırasında dinlenilecek olan tanıkların net ve duraksamaya yer vermeyecek bir biçimde tanıklık etmeleri önemlidir.

Gerekli araştırma ve deliller ortaya konulduktan sonra hâkim diğer tüm davalarda olduğu gibi bu davada da davanın kabulüne ya da reddine karar verecektir. 

Yaş Düzeltme Davalarında Hangi Delillere Dayanılabilir?

Her türlü delil ileri sürülebilir mesela tanık dinlenebilir, belge getirilebilir, bilirkişi incelemesi yaptırılabilir, film, kemik grafi vs. gibi delillere dayanılabilir.

Yaş düzeltme davaları adli tatilde görülebilir. Herhangi bir zamanaşımı süresi öngörülmemiştir. Yani her zaman dava açılabilir.

Yaş Düzeltme Davalarında Yargılama Süreci

Yaş düzeltme davalarında yargılama süreci aşağıdaki sırayla ilerlemektedir:

-Davanın açılması

-Kişinin nüfus kayıtları getirtilmesi, kardeş ve anne-babaya ilişkin bilgilerin araştırılması süreci

-Davacının duruşmada hazır bulundurulması ve dış görünüşün incelenmesi

-Mahkemece görülecek lüzum üzerine “kemik radyografisi” raporu istenmesi.

-Tanıkların beyanı ve dosyadaki delillerle birlikte yaş değişikliğine ilişkin kararın verilmesi.

-Gerekçeli kararın yazılması

/Mahkeme kararının kesinleşmesi

Davacının nüfus kaydında sadece doğum yılı yazılmış ise ay olarak temmuz ayının birinci günü; sadece gün yazılmamış ise o ayın ilk günü esas alınarak karar verilecektir.

Yargılama sürecinde davacı ile annesi arasındaki yaş farkı da mahkemece dikkate alınmaktadır.

Zehra Haytaz

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*